Meslek İş yerinde kimyasal etkenlerle karşılaşan kişilerde bu etkenlerden uzaklaşmak için tedbirler alınması gereklidir. İlaç: Kullanılan bazı ilaçlar da sperm üretimini olumsuz etkileyebilmektedir. Özellikle de kemoterapi ilaçları kullanılması durumunda sperm üretimi değişen seviyelerde etkilenebilmektedir. İş yerlerinde işin yürütülmesi sırasında çeşitli nedenlerden dolayı kaynaklanan sağlığa zarar verebilecek koşullardan korunmak amacı ile yapılan sistemli ve bilimsel çalışmalar iş sağlığı ve iş güvenliğinin temelini oluşturmaktadır. İş yerinin iyi bir biçimde düzenlenmesi o iş yerinde çalışanların moral 4000 TL. % 30. 28,00 TL. 18. Toplam 24 / 2190 ürün. Aradığınız ürünü bulabildiniz mi? İş Yönetimi Kitabı kategorisinde yer alan eserler, iş ortamını daha konforlu bir hale getirerek çalışanların motivasyonunu yükseltmek isteyen yöneticilere hitap ediyor. Küçük çaplı şirketlerin ya da büyük holdinglerin ve Motivasyonun Tanımı. Psikolojik bir süreci inceleyen motivasyonun kelime kökü Latince ‘movere’ kelimesine dayanır ve hareket anlamına gelir. Motive teriminin Türkçe karşılığı, güdü, harekete geçirme veya saiktir. Bir başka değişle bireyleri bilinçli ve amaçlı işlerde bulunmaya yönelten dürtü veya dürtüler MOTİVASYONU ENGELLEYEN DIŞ ETKENLER ÇEVRE 24. MOTİVASYONU ENGELLEYEN İÇ ETKENLER 1.ÇALIŞMA İSTEKSİZLİĞİ 2.KENDİNE GÜVENMEME 3.UMUTSUZLUĞA KAPILMA 25. 1.ÇALIŞMA İSTEKSİZLİĞİ Plansız çalışmak Hedef tespiti yapmamak 26. Hedef Sahibi Olmak Yataktan kalkabilmeniz için bir sebebe ihtiyacınız vardır. v6zZzM. 1. AmaçsızlıkEğer bir amacınız yoksa, kendinizi hiç bir şey yapmak istemiyorken bulmanız çok doğal. Net bir yön veya amaç olmadan hayat çok boştur. Biraz düşünün ve ne istediğinizi bulun. Ne tür deneyimler yaşamak istiyorsunuz? İnsanlarda nasıl bir etki bırakmak istiyorsunuz? Nasıl hatırlanmak istiyorsunuz? 2. Zayıf İstekKonu motivasyon olunca, neden sorusuna çok güçlü bir cevabınız olmalı. Bir amacınız bile olsa, isteğiniz yeteri kadar güçlü değilse, motivasyonunuz kolayca düşebilir. İsteğiniz bu kadar zayıfsa, ya onu güçlendirmek için daha güçlü nedenler bulmalı, yada sizi gerçekten heyecanlandıran bir amaç Sonuç Alamamaİnsanların başladıkları diyetleri kısa süre sonra bırakmalarının en büyük sebebi kısa zamanda sonuç alamamalarıdır. Bu kısa zamanda çok beklentiden kaynaklanır. Kendinize mantıklı bir zaman çerçevesi çizin. Doğru adımları attığınızda, gerekli zamanda gerçekleştirilemeyecek bir amaç Destek AlamamaEtrafınızdakiler sizin yapabileceğinize inanmıyorken, motivasyonunuzu korumak çok zordur. Bu yüzden size inanan ve destekleyen insanlarla birlikte olun. Ayrıca siz de onlara inanın. Bunların sizde ne kadar pozitif etkiler bırakacağına Kendine İnanmamaHarekete geçmek için motivasyonunuz olsa bile, kendinize inanmıyorsanız, sonunda vazgeçip "Yapamayacağımı biliyordum." demeniz çok olasıdır. Negatif düşüncelere kendinizi bırakırsanız, kendinizden şüphe etmeye başlarsınız. Pozitif şeyler düşünün ve aklınızı kendinize güvenle doldurun. 6. Enerji DüşüklüğüAklınız ne kadar motive olmuş da olsa, vücudunuzda yeterli enerji yoksa bir şeyler yapamazsınız. Beslenmenize dikkat edin ve egzersizlere önem verin. Enerjiniz yerindeyken çok daha fazlasını Dikkatin DağılmasıHer yönden dikkatinizi dağıtabilecek şeyler gelecektir. Bununla başa çıkmanın en iyi yolu şuanda yaptığınız şeyin sizi amacınıza ne kadar yakınlaştırdığını SıkılmakOlduğunuz yerden, olmak istediğiniz yere doğru giderken detaylar üzerine çalışmanız gerekir. Ama büyük resim her zaman daha heyecan vericidir. Bu detaylardan sıkılmak, motivasyonunuzu düşürebilir. Böyle zamanlarda başka işler yapıp, yapmanız gereken işe tekrar geri Negatif İnsanlarEtrafınızdaki negatif insanlar motivasyonunuzu emer. Bu yüzden onlarla birlikte olmaktan kaçınmalısınız. 10. Kötü HaberlerMedyada sürekli kötü haberlerle karşılaşırız. Dünyada olan kötü şeylere odaklanırsanız, bu da sizin motivasyonunuzu düşürebilir. İyi şeylere odaklanmanız her zaman daha EylemsizlikBir amaç belirleyen, bir plan yapan ama harekete geçmek için mükemmel zamanı bekleyen bir çok insan vardır. Yeni yılı bekleyenler, önümüzdeki aynı bekleyenler, yazın bitmesini bekleyenler... Harekete geçmek için en doğru zaman, amacınızı belirlediğiniz zamandır. Çünkü o zaman daha istekli olursunuz ve yüksek motivasyonla işe Net Bir Plan YapmamakNet bir planınız yoksa, çok zaman ve enerji harcarsınız. A noktasından B noktasına haritasız gitmek, sizi yorar ve motivasyonunuzu düşürür. Bu nedenle net bir planınız olması, amacınıza ulaşmanız için çok Çok Fazla AmaçSadece tek bir amaç bile gerçekleştirilmesi zorken, birden fazla amaç dikkatinizi dağıtır. Muhtemelen hiçbirine ulaşamazsınız. Bu yüzden adım adım ilerlemek ve tek bir amaca odaklanmak daha iyidir. 14. Başarısızlık KorkusuBu motivasyonu düşüren en büyük nedenlerden biridir. Bazıları için başarısızlık düşüncesi bile vazgeçmek için yeterlidir. Başarısızlık korkusunu yenmek zordur ama unutmayın ki en büyük başarılar, önceki başarısızlıkların Kendini Başkalarıyla KıyaslamakBazıları kendilerini başkalarıyla kıyasladıklarında baskı hissederler ve motivasyonları yükselir. Ama bazıları içinse bu motivasyon düşürücü bir durumdur. Herkesin birbirinden farklı olduğunu ve bundan 10 yıl sonra ne kadar ilerde olacağınızı unutmayın. İnsanların şuanki başarısının sizi engellemesine izin vermeyin. masamı paylaştığım ve günün 9 saati göt göte oturduğumuz, 30 yaşlarında, evli ve bir "oğluşu" olan itici mi itici bir ablamız var. bu yazıyı, instela'dan bihaber olduğunu bildiğim halde, beyhude bir çırpınışla yazıyorum. öncelikle bu ablamız "önce konuş sonra düşün" politikasını benimsemiş vaziyettedir. mesela olur ya chrome'a bir kere tıklarsın açılmaz ya da tıklayamamışsındır, biz normal insanlar bir kez daha tıklarız ve birkaç mikrosaniye içinde tarayıcımızı açarız. ama işte bu ablamız öyle değil, tıkladığı anda açılmasın, hemen " sidarovich bey internet mi yok!?"diye kükrüyor. ben alışkanlığın vermiş olduğu tecrübem ile suskunluğumu koruyorum ve içimden saymaya başlıyorum, tam ikinci saniyeye geldiğimde "ha tamam tamam varmış internet, açıldı" diyor. ofise her zaman kırmızı arabasıyla gelen bir müdürümüz var. genelde ilk o geliyor işe ve haliyle arabasını kapının önüne park ediyor, onu takiben genelde ben giriyorum işyerine ve bu ablamız en son geliyor ve her sabah o amk arabasını orada görmesine rağmen yine de bana "müdür bey geldi mi?" sorusunu yöneltiyor. ben de "hayır, gelmedi." diyerek dalga geçiyorum " e arabası kapının önünde, nasıl gelmedi?" diyor, zeka küpüm benim, bak nasıl da çözdü hemen dalga geçtiğimi. hele bir "oğluşu" var, bir buçuk yaşında, sevimli de piç ama anasına, onun normal bir insan olduğuna, her çocuğun taşıdığı özellikleri taşıdığına bir türlü ikna edemedik. bir çok anne gibi telefonunun ekran fotoğrafına oğlunun pardon "oğluşunun" fotoğrafını koymuş, buraya kadar her şey normal ama bir insan neden durup dururken çığlıklar eşliğinde telefonu yüzüne basıp "oğluşuuum!" diye bağırır? mesela bazen şahsi telefonumda konuşuyorum, belki tartışıyorum ya da şaşırıyorum telefondan gelen cümleye, konuşma bittikten sonra "ne oldu?" diye soruyor, "ebenin..." diyesim geliyor ama "sizi niye ilgilendiriyor?" demekle yetiniyorum, tabi bu küsüyor. şirketteki yegane görevi fatura kesmek olan ablamız bizimle bir yıldır çalışıyor ve kendisine daha geçen gün "fatura ve irsaliye farklı şeyler, bunu ayırt etmek zor olmasa gerek." dedim, bilin bakalım ne oldu? haspam küstü, "şu faturayı keser misiniz?" diyorum "bakarız" diye trip atıyor şuan. ve bunun gibi bilumum durum. normalde böyle şeyleri takan biri değilim, insanların zeka seviyelerini, yaşam ve düşünce tarzlarını eleştirmek haddim değil ama bunun ucu doğrudan sinirlerime dokunmaya başladı. halimden ancak emsali şeyler yaşayanlar anlar. Anasayfa / Etiket motivasyonu düşüren etkenler Etiket Arşivi motivasyonu düşüren etkenler Motivasyon Satın Alınamaz Ancak Kazanılabilir 12 Nisan 2016 manşet, Motive Olmak “Bu gün motivasyonum çok düşük.” Bundan 10-15 sene önce karşımızdakine bu şekilde bir cümle kursaydık anlaşılamama ihtimali son derece yüksek olurdu sanırım. Ancak bu gün hayatımızın hemen hemen her dalında motivasyon kelimesi ile karşılaşıyoruz. Peki nedir bu motivasyon, nasıl çıkar nasıl yükselir? Tansiyon gibi bir şey midir, yoksa parayla da satın alabilir miyiz? Motivasyonun kelimesiyle ilgili bir çok kaynakta farklı tanımlar olsa da güdü ve harekete geçme ortak tanımlar olarak karşımıza çıkıyor. Yani motivasyon bir insanı belirli bir amaç için harekete geçirme gücüdür diyebiliriz. İnsanlığın ilk gününden bu yana var olan motivasyon kelime olarak son yıllarda popülerliğinin arttırmış ve sebepleri bazında dönemler içinde farklılık göstermiştir. Geçmişte barınma, güvenlik ve beslenme gibi temel ihtiyaçlar ilk motivasyon sebepleriyken bu gün yüksek yaşam standartları, statü sahibi olmak, taktir edilmek gibi unsurlar önde gelen motivasyon kaynakları olmuşlardır. Devamını Oku » En basit tanımıyla motivasyon, belirli bir eylemi veya işi gerçekleştirmek üzere kişinin kendinden veya dışarıdan almış olduğu güçle davranışlarında kararlı ve istekli olmasını, bir amaç doğrultusunda harekete geçmesini ifade eder. Yani motivasyon davranışlarımızı etkileyen önemli bir güçtür; bizi belirli bir hedefe veya amaca doğru harekete geçirir, çalışmaya teşvik eder. Motivasyon özellikle okul yaşantısında öğrenciler, iş yaşamında ise çalışanlar için oldukça önemli bir kavramdır. Çünkü verimli, düzenli ve istekli bir şekilde çalışmalarına olanak tanır. Bu da başarı şansını arttıran bir faktördür. Kısacası amaçlara ulaşmada ve istendik sonuçları elde etmede, hatta psikolojik sağlık için motivasyon gereklidir. Ancak motivasyon herkes için aynı şekilde işlemez. İnsanları motive eden şeyler farklı olduğu gibi, belirli bir iş veya eylem için herkesin motivasyonu da farklı seviyelerde olur. Yani oldukça göreceli ve öznel bir olgudur. Peki motivasyonu arttırmaya neler yardımcı olur? Aslında genel olarak içsel ve dışsal etkenlerden bahsedilir. Dışsal motive ediciler arasında ödül verme para, hediye vb. en çok bilinenlerdendir. Ödül, özellikle çocukları ve çalışanları bir işi yapmaları veya davranış değişikliğinde bulunmaları için motive edici niteliktedir. Ancak son zamanlarda yapılan çalışmalar, olumlu geribildirimin ödüllerden daha fazla motive edici olduğunu ortaya koyuyor. Buna göre, örneğin bir görevi başarıyla tamamladıktan sonra bununla ilgili kişiye olumlu şeyler söylemenin ve davranışlarını veya performansının iyi olduğunu belirtmenin oldukça etkili olduğu görülüyor. Yani kişinin çabalarının olumlu sonuçlar verdiğinin bir değerlendirici tarafından söylenmesi, aslında motivasyonu arttırmada önemli bir faktör olarak göze çarpıyor. Buna karşın tek başına ve yanlış şekilde kullanıldığında olumsuz gerbildirim ise motivasyonu düşüren bir faktör. Olumsuz bazı davranışların gelişim için mutlaka vurgulanması gerektiği bilinse de, olumsuz yanında olumlu geribildirimin de verilmesi önemli. Yani her ne kadar eleştiri veya düzeltilmesi gereken davranışlar söz konusu edilse de, bunun olumlu bazı davranışlarla birleştirilmesi kişinin motivasyonunun kırılmasını engelliyor. Ayrıca özellikle iş yerinde bu tarz performans değerlendirmelerinin mutlaka olumlu bir noktayla bitirilmesi de motivasyonun azalmaması için gerekli, tabi yapmacık olmamak kaydıyla. Olumsuz geribildirimin yararlı olabilmesinin bir diğer koşulu da kişiye kendini geliştirmesi için fırsat verici nitelikte olması; kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmaması. İçsel etkenler ise kişinin dışarıdan bir güç olmaksızın kendi başına istekli olma durumunu ifade eder. Buna göre kişi örneğin başarılı olma, hedefine ulaşma gibi istek veya ihtiyaçlar sayesinde motive olur ve harekete geçer. Bu tarz içsel motivasyonda haz almak, kişi için önemlidir eylem veya davranışı gerçekleştirirken keyif alır. Genelde içsel motivasyonu sağlamak oldukça güçtür ve büyük çaba gerektirebilir. Ancak içsel motivasyon sağlamadan sürekli olarak dış etkenlere bağlı olmak, bir süre sonra gerçek motivasyonu ve eyleme geçmeyi zorlaştırır. Elbette motivasyon seviyemiz dönem dönem azalıp artabilir. Yaşam olayları, ruhsal durumumuz, ilişkilerimiz motivasyonumuzu etkileyebilir. Zaman zaman kendimizi yeterli, bazı zamanlarsa oldukça yetersiz hissedebiliriz. Bu tarz gidiş gelişler yaşamın doğal bir parçasıdır. Bazı kişilerse sıklıkla motivasyon eksikliği yaşarlar. Bu kişilerce bir işe başlamak, başladıktan sonra ise onu devam ettirmek çok büyük bir yük olarak algılanır. Daha motive olmak adına neler yapabiliriz? Bu soruya kesin bir cevap vermek mümkün değil. Çünkü burada kişilik özellikleri, motivasyonun işletileceği durum veya davranış, dış faktörler gibi pek çok etkenin bir arada düşünülmesi gerekir. Ancak bilimsel çalışmalar ışığında uzmanların üstünde fikir birliğine vardığı birtakım ipuçlarından yararlanılabilir. Amaçlar Amaç belirlemenin motivasyondaki önemi yadsınamaz. Ancak amaçların gerçekten etkili olabilmesi için belirli kriterlere dikkat etmek önemlidir. Örneğin amaçları kişinin kendisinin koyması ve bu konuda başkalarının baskısının olmaması, gerçekçi ve ulaşılabilir amaçlar olması, soyut yerine somut amaçlar oluşturulması, kendisinde olumlu duygular oluştran amaçların belirlenmesi bunlar arasında sayılabilir. Ödül Kişinin ulaştığı amaçlar için kendini ödüllendirmesi de etkili bir yöntem olabilir. Ödül, bir davranışı pekiştirmek ve daha sonra tekrarlayabilmek için önemli bir göreve sahiptir. Bunun yanında ödül, amacın ve harcanan emeğin seviyesine ve zorluğuna göre ayarlanabilir örneğin zor ve çok önemli amaçlara ulaşıldığında çok iyi bir ödül vermek gibi. İhtiyaçlar Önemli bir diğer nokta da ihtiyaçlarınızın farkında olmak. İnsanlar temel ihtiyaçları olan yemek yeme, su içme, barınma gibi ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra diğerlerini karşılamaya çalışır. Örneğin kendi ile ilgili olumlu duygularının olması ve kendini sevmesi, kendini güvende hissetmesi, başkalarıyla yakınlık kurması ve sevilmesi bunlardan bazılarıdır. Kişinin koyduğu amaçları ihtiyaçlarına göre şekillendirmesi bu noktada önemlidir. Özellikle üç psikolojik ihtiyaç olan yetkin olma, bağımsız olma ve başkalarıyla yakınlık kurma, bizi belirli davranışlar için motive etmede büyük rol oynar. Bu ihtiyaçların farkında olarak ve bunların karşılanıp karşılanmadığına bakarak motivasyonumuzun kaynağını ve seviyesini belirlememiz kolaylaşır. Erteleme Davranışı Sıklıkla yapıldığında erteleme davranışı kişinin harekeye geçmesini engelleyici bir durum haline gelir. Zaman zaman hepimiz bazı işleri ertelesek de, bunun bir alışkanlık haline gelmesi motivasyonun canlanmasının önündeki en büyük engellerden biridir. Motivasyonsuzluk da erteleme davranışını tetikleyebilir ve bir süre sonra kısır döngü oluşur. Bu nedenle mevcut erteleme davranışlarının farkında olmak ve adıma tmadan ve eyleme geçmeden işlerin hiçbir zaman yapılamayacağını anlamak önemlidir. Bir adım, birçok şeyi değiştirebilir. Beklentiler ve Sonuçlar Kendisinden hiçbir beklentisi olmayan bir kişinin bir işi yapmaya istek duyması oldukça zordur. Bu nedenle kendimiz için birtakım beklentiler koymak ve bunların olumlu olmasına dikkat etmek önemlidir. Bunun yanında bir davranış veya işin olumu sonuçlarını düşünmek de motivasyonu arttırır. Örneğin egzersiz yapmanın sağlığınıza olan katkıları ve yaşamınızda yapacağı değişiklikleri düşünmek, bu davranışı gerçekleştirmek için sizi daha çok motive edebilir. Aynı zamanda bunu yapabileceğinize inanmak ve kendinizden iyi sonuçlar beklemek de yardımcı Korto Psikoloji yılından bu yana bireysel, çocuk, ergen, çift ve ailelere psikolojik danışmanlık sağlıyoruz. Erenköy, Nişantaşı ve Göztepe'deki şubelerimizde ve online ortamda destek alabilirsiniz. Motivasyon, bireyin ulaşmak istediği hedefe kendini hazırlamasıdır. Bu gerek zihinsel gerek bedensel olabilir. Bireyin harekete geçmesi için bir enerji sayılabilir. Onu arkadan iten bir güç. Kaliteli yaşama, kaliteli anlara ulaşmayı sağlayan, hedeflerine ulaştırdıkça mutluluk veren, öz güven katan bir Motivasyon Nedir?Motivasyonun etkili olabilmesi için bireyin kendini dinlemesi ve ihtiyaçlarını bilmesi önemlidir. Ne için savaşacağını, neye ulaşmak istediğini bilmelidir. Örneğin; kiloları ile barışık olmayan bir birey, kilo verme hedefine ulaşmak için önce zihinsel olarak kendini buna hazırlar ve daha sonra bedensel olarak harekete geçer. Spor yapar, sağlıklı olmak adına beslenme alışkanlıklarını değiştirir. Etkiyi yaşamak için önce o etkiye inanmak ve harekete geçmiş olmak gerekir. Bunların yanı sıra motivasyonun etkili olması için olumsuz olan etkenleri de görmezden gelmek ve dikkat dağınıklığına sebebiyet vermemek gerekir. Peki, motivasyon sağlamak için ne gibi yardımcı etkenler var?Müzik DinlemekMüzik birçok alanda kullanılan bir araçtır. Psikolojik birçok hastalığın tedavisine yardım amacında -hatta belki tedavisinde- kullanılıyorken ders çalışırken dinlenen bir çalışma yardımcısı olabiliyor kendisi. Spor yaparken motivasyon arttırma özelliği kullanılırken; birçok dinde mesaj veya şükran sunma amaçlı da olabiliyor. Motivasyon başlıklı çok fazla çalma listesi bulunması, müziğin bu alanda da kullanılabilir olacağının göstergesi. Meditasyon YapmakMeditasyon ortaya çıkışı olarak bir din ritüeli olarak bilinse de düşünce akışına yön vermek için kullanılabilecek güzel bir yöntem. Meditasyonu yapmak için illa bağdaş kurup ellerin belli parmaklarını birleştirip sabit oturup tek bir şeyi düşünmenize gerek yok. Bazen metroda gözünüz bir yere daldığında, bazen yatağınıza sırt üstü uzandığınızda bir şeyler düşündüğünüzü fark ettiğinizde bırakın aksınlar ve yollarını bulsunlar. Bir yerden sonra bu akışa bırakma o düşünceleri yönlendirme becerisine dönüşür. Daha sonra bilinçli olarak meditasyona başlar, hedefleri düşünür, hedefe ulaşırken sizi nelerin motive ettiğini bulabilirsiniz. Hatta belki cevapları da… Sosyal Aktivitelere KatılmakSosyal aktiviteler kişiye göre değişiklik göstereceği için sizi motive edecek, kendinizi dengelemenizi sağlayacak aktiviteyi siz zaten herkesten iyi biliyorsunuz. Bu dans etmek olabilir, bir şeyler yazmak, sinemaya gitmek, masal dinletilerine katılmak, spor yapmak ve dahası gibi örneklendirilebilir. 15Kabul etmesek ya da üstüne pek fazla düşünmesek de bu etkinlikler bazen yorgunluğumuzu almaya bazen yoğun yorucu hayatımızdan bir adım geriye çekilip bir şeyleri dışarıdan sakince seyretmemize yardımcı oluyor. Olay yine bizi motive etmeye geliyor ki; aslında en eğlenceli motivasyon yardımcıları da bunlar olabilir. Hedef ve PlanlamaHedef belirleme bize çok küçük yaştan itibaren öğretilen bir zorunluluk. ’Büyüyünce ne olacaksın?’’ sorusu aslında bir hedefimiz olması gerektiği mesajını o zamandan beri bize veriyor. Planlarımızın olması, hedefler koymak her ne kadar ulaşamadığımız zamanlarda hayal kırıklığı gibi görünse de ulaşılabildiği kadarıyla mutluluk da verebilmelidir. Siz üniversite için başka bir bölüm hedefi koymuşken; o bölümün tutmaması fakat başka bir tercihte bulunmanız belki hayatın sizin için planıdır. Planlayıcı ajandalar son zamanlarda neden bu kadar çok hayatımıza girdi? Çünkü günlük, haftalık ya da aylık planlar yapmak, hedefler oluşturmak, o hedeflere ulaşırken motivasyon sağlayan unsurlar. Düşünün ki, ertesi gün için halledilmesi gereken birçok işiniz var. Gözünüzde büyüyor. Hemen bir liste yapıp bunu gözle görebileceğimiz bir hale getiriyoruz. Daha sonra sabahtan itibaren yapılan her iş için bir tık. Her tık bir rahatlama. Daha çok motivasyon. Daha çabuk halledilen işler. Aslında o kadar zor değil. Değil mi?Yazar Özlem Ölgün

iş yerinde motivasyonu düşüren etkenler